Geçen ay, Boğaziçi Üniversitesi’nin davetlisi olarak Digital Times Summit 2015 etkinliğine katıldım ve “Dijital Kullanıcıyı Anlamak” başlıklı bir konuşma yaptım.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum: Boğaziçi Üniversitesi, son zamanlarda katıldığım en kaliteli ve yararlı etkinliklerden birine imza atmış. Mezunu olarak gurur ve onur duydum. Başta İşletme fakültesi dekanı Ayşegül Toker olmak üzere tüm organize edenleri tebrik ediyorum.
Sunumda hangi mesajları vurguladım?
- Descartes insanın rasyonel bir varlık olduğunu ileri sürse ve ekonomik teori bu gerçek üzerinde şekillense de, insan davranışlarının birçoğu irrasyonal kararlar neticesinde şekilleniyor.
- Bu irrasyonelitenin üzerine yanlış dizayn kararları da tuz biber ekiyor ve kullanıcı tamamen tahmin edilemez bir canlı haline geliyor.
- Dünya nüfusunun %42‘sinin (3 milyar) İnternet’e erişimi var.
- Dünya üzerinde İnternet’e erişimi olan kitlenin yarısı (1.5 milyar) her an İnternet’e erişebilecek imkana sahip.
- Türkiye’deki İnternet nüfusunun %72‘si her an İnternet’e erişebilecek imkana sahip.
- Bu yüksek İnternet erişiminin en büyük nedeni mobil cihazların yaygınlığı: Dünya üzerindeki cep telefonu sayısı PC sayısının 5 katı.
- Dünya üzerinde İnternet erişiminin en düşük olduğu bölgeler % 19 İnternet erişimi oranıyla Güney Asya ve %26 İnternet erişimi oranıyla Afrika.
- 2020 yılına kadar yeni 5 milyar insanın İnternet ile tanışması bekleniyor. Bu rakamın büyük bir kısmını mobil cihaz kullanıcıları oluşturacak.
- Türkiye’de mobil web gösterimleri yıldan yıla %62 oranında büyüyor, buna karşılık masaüstü web gösterimleri yıldan yıla %15 oranında azalıyor.
- İnternet’in yaygınlaşması ve mobil cihazların günlük hayatımızdaki artan önemi, offline ve online dünyanın birbiriyle içiçe geçmesine neden oluyor.
- Offline ve online etkileşiminin en güzel örneği değişen satın alma alışkanlıkları: Bir ürünü mağazadan satın almadan önce İnternet’ten araştırıyoruz. Google araştırmasına göre Türkiye’deki kullanıcıların en çok İnternet ön araştırması yaptığı ürün grubu televizyon (%72)
- Offline ve online etkileşiminin bir başka örneği “showrooming“: Kullanıcıların araştırmayı mağazada yapıp satın alma işlemini İnternet üzerinden tamamlaması.
- İnternet üzerinden markanızla etkileşimde bulunan kullanıcıya (araştırma yapan, satın alan vb.) en iyi tecrübeyi sunmak çok önemli: “Kullanıcıyı düşündürmemek” çok önemli bir dönüşüm optimizasyonu prensibi.
- Kullanıcıların satın alma davranışı İnternet ve çeşitlenen cihazlar sayesinde çok daha karmaşıklaşıyor. Bunun neticesinde kullanıcıları ölçümlemek gittikçe zorlaşıyor.
- Yarının kazanan markaları; kullanıcılarını en doğru şekilde ölçümleyip, ölçtüğünü anlamlandırıp, sürekli iyileştirmelerde bulunanlar olacak.
- Markaların başarılı olması için 10/90 kuralını uygulaması gerekiyor: 10 birim yatırım ölçümle araçlarına yapılıyorsa 90 birim yatırım insana yapılmalı.
Yapmış olduğum sunumu aşağıda da bulabilirsiniz: